Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ayhan Kızıltan, katıldığı TV canlı yayınında Zeliha Saraç’ın sunduğu 60 Dakika Programı’na katılarak deprem sonrası duruma ilişkin soruları yanıtladı.
Saraç’ın, “Kiralık ev kalmamış. Endeksa’nın yaptığı araştırmada kiralarda yüzde 15.15’lik artış görünüyor. Ortalama kira 12 binin üzerinde ve ortalama satış fiyatı 2 milyonun üzerinde. Sahada durum nedir?” sorusuna Kızıltan, “Saha ile defter birbirini tutmuyor tabi. Türkiye’nin bir gerçeği. Kiralarda ve tabi konut satışlarında da çift fiyat var. Böyle olunca da gerçek rakamları tespit etmemiz mümkün değil. Birçok sektörde olduğu gibi kayıt dışılık almış yürümüş. Türkiye’nin en büyük sıkıntısı bu. Görünürde sözleşme yapılıyor. Kira sözleşmesi 2 bin lira yazılıyor ama bunlar tabi duyduklarımız ama gerçek fiyatı 10 bin lira mesela. Bu tür bir garabet var. Bu kayıt dışılığı Türkiye’de önlemezsek, her alanda önlemezsek hiçbir şeyin önüne geçemeyiz. Ne devlet düzgün gelir hesabı yapabilir ne ücretli, çalışan hesabını yapabilir” dedi.
“Deprem Bölgelerinde Sanayinin Devam Edilebilmesi için Teşviklerin Verilmesi gerekiyor”
Kızıltan deprem bölgelerinden göç alan iller için, “İş bulmak da sıkıntılı ancak kalifiye olan insanlar iş bulabilir. Sadece şimdi Mersin’de değil. Kalifiye eleman sıkıntısı Türkiye’nin her yerinde olduğu için özellikle sanayileşmiş şehirlerde insanlar gözünü tabii ki depremden kurtulan depremzede yurttaşlarımıza, özellikle kalifiye elemanlara dikmiş durumdalar. Ama bir taraftan da bölgedeki sanayici, bölgedeki duyarlı insanlar kalifiye elemanların özellikle kentlerini terk etmemelerini istiyor. Biz de öyle düşünüyoruz çünkü bölgenin insanlarını oraya götürmeden ayaklandıramayız. Fabrikalar birer birer harekete geçmeye başlıyor. Ama eski çalışanlarını, personelini oraya götürmek zorundalar. Onları da götürmek için orada cazip imkanlar kurmak lazım. En azından aileleriyle birlikte barınacakları, çocuklarının okullarının, sağlık durumlarının garantiye alınacağı bir sistem ve ücret konusu da önemli. Bir cazip kılacak teşvikler sunulmalı çalışana ve işverene” diyerek teşviklerin verilmesi gerekliliğine vurgu yaptı.
Bu teşvikler neler olmalı?
Teşviklerin neler olabilir sorusuna Kızıltan, “Keşke hükümette yetkili olsaydım da çözümleri hep birlikte düşünseydik. Biz hep yoruyoruz kafamızı ne yapmamız lazım diye. Bölge oda başkanlarıyla da görüyoruz ne yapmalı diye. Bir kez orada ticareti, üretimi, tarımı tekrar harekete geçirmeliyiz. Bu işlerle uğraşan insanları oraya götürmeniz gerek. Oraya götürmek için cazip şartlar sunmalıyız. Geçen Antakya’ya gitmiştik. Sanayici diyor ki elemanı getirmem için aileleriyle birlikte kalacakları geçici konutlar sağlamam lazım. Sağlık konusunda onların hiçbir sıkıntı yaşamayacağını hastalanmaları durumunda rahatlıkla tedavi olabilecekleri hastaneler olması gerekiyor diyorlar. Sahra hastaneleri olabilir ya da zarar gören hastanelerin ayağa kaldırılması gerekiyor. Çalışanlara asgari ücret üzerinde prim verilebilir. İşverene vergisel destekler artırılmalı” ifadelerini kullandı.
|