image Serdar Kuş
YENİYURT KALESİ GEZİ NOTLARI

Yazı Tarihi : 9.10.2023
 E-Mail :

 

Arkeolojik öneme sahip eserleri gezip inceleyene kadar, çarpık yapılaşmanın sadece günümüze ait bir hastalık olduğunu düşünenlerdendim. İşin kolayına kaçma, malzemeden çalma gibi sebeplerle tarihi eserlerde de benzer durumlarla ilk karşılaştığımda çok şaşırmıştım doğrusu.  Mersin’in Erdemli ilçesi sınırlarındaki Yeniyurt Kalesi’nde tam da böyle bir örnekle karşılaştım. Bir lahit mezarın üzerine örülen kale surlarında eski medeniyetlerin insanlarının tembelliğine şahit olacağım hiç aklıma gelmezdi. Beş - on tane taş eksik kullanmak adına lahit mezar, sur duvarlarının içine dahil edilmişti. Lahitin kapağını kırıp içinde altın arama vandallığı da bize ait bir kusur maalesef. Kale surlarındaki çarpıklığı, hem günümüzün hem de geçmiş  yüzyıllarda yaşamış insanlar adeta el birliğiyle oluşturmuşlar. Çok yazık…

       Tapureli ve Veyselli köyleri üzerinden ulaşılan Yeniyurt Kalesi’nde Hellenistik, Roma ve Bizans dönemlerine ait yapı kalıntılarının hepsini bir arada görmek mümkün. Kalenin ne kadar önemli bir yapı olduğu, üzerindeyken çok daha rahat anlaşılıyor. Batısından geçen Lamas çayına hakim bir noktada bulunan kalenin, Akdeniz’i iç bölgelere bağlayan bir yolu koruyan garnizon kalesi olduğu düşünülmekte.

          Kalenin üzerindeki blok kayalardan oyulma, irili ufaklı çok sayıdaki sarnıç oldukça dikkat çekici. Sarnıçların yapımında kaya öyle başarılı oyulmuş ki tepesindeki ağız kısmından içene bakıldığında yuvarlak bir su haznesinin, biriken suları bugün bile koruduğuna şahit olunuyor. Yine büyüklüğüyle dikkat çeken tapınak benzeri kalıntılar, kalenin üzerindeki önemli yapılardan. Bu yapının bir yüzeyinin dinamitle tahrip edildiğine şahit olmak da hiç istemediğimiz bir görüntü.

          Yeniyurt Kalesi’nde gözlemlenen tüm bu olumsuzluklara rağmen kaleye gitmek için yine de çok sebep var.  Hala su tutma yeteneğini kaybetmemiş sarnıçları görmek, Lamas çayının aktığı seyrine doyulmaz vadiyi,  kartal yuvası kadar yükseklerden izlemek, surlara sırtını dayayıp rüzgarın uğultusunu kulaklarınıza hapsetmek, hatta çarpık yapılaşma diye nitelendirdiğimiz durumları görüp ders almaya çalışmak bu sebeplerden bazıları. 

          Bütünüyle bir açık hava müzesini andıran Türkiye’de, insanımızın kültür hazinelerine verdiği zararlarla defalarca karşılaşıyorum. Bu duruma çaresizlik içinde elimden bir şey gelmeden sadece isyan ediyorum. Bir köy kahvesi kadar bile ziyaretçisi olmayan ören yerlerini insanımızla buluşturamamak ne acı. Aslında bu olumsuzlukları engellemenin birçok yolu var ama tek tek şahıslar olarak buna gücümüz yetmiyor. En başta tüm Türkiye sathına yayılan bir seferberlikle insanımızı bilinçlendirip eğitmemiz gerekiyor. Aksi halde geçmiş kuşaklardan sorunsuzca günümüze ulaşan ve 1.derece sit alanı olarak tescil edilmiş bu emanetleri gelecek kuşaklara taşımamız olanaksız hale gelecek.                    

                                                                                                                                   


  YORUM YAZ
 
Adınız Soyadınız
 
Yorumunuz
 
 
  GÜNCEL
 
 
  GÜNCEL
 
  HAVA DURUMU
 
 
  FACEBOOK
 
 


 
  SOSYAL MEDYA
 
  HAVA DURUMU
 

 
 


 
 

 
Android Uygulaması iOS Uygulaması
 
 

www.herkesinhaberi.com | Siteden yararlanırken yayın politikamızı okumanızı tavsiye ederiz. mersincemiyet.com © Copyright 2024 Tüm hakları saklıdır.
İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz. herkesinhaberi.com İnternet Gazetesi basın ve yayın meslek ilkelerine uyar.

URA MEDYA