Başkan Vahap Seçer, CHP Parti Meclisi Üyesi ve Mersin Milletvekili Adayı Emre Yılmaz ile birlikte Türk-Irak Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen toplantıda iş dünyası temsilcileri ile bir araya geldi.
Bu yapının 15 Mayıs’ta da sandıktan çıkması durumunda Türkiye’de ‘dibin dibi’ olacağının altını çizen Başkan Seçer, “Bu sistemle daha nereye kadar gidebiliriz? Bu soruyu biri bana sorarsa derim ki; ‘dibin dibi olur.’ Şu anda dipteyiz” diye konuştu.
Türkiye’nin hareket edemediğine dikkat çeken Başkan Seçer, 14 Mayıs’ta seçimleri Kemal Kılıçdaroğlu ve Millet İttifakı’nın kazanması halinde 15 Mayıs’ta Mersin’in bütün kurumlarında adaletin galebe çalacağını kaydetti.
Başkan Seçer “14 Mayıs’ta Türkiye'nin ve milletimizin kazandığı bir sonuçla sandıktan çıkarız ve Türkiye bir süre bizim bakış açımızla yönetilir” dedi
Millet İttifakı iktidara geldiğinde Mersin’de mevcut hükümetin sürdürdüğü projelerin devam edip etmeyeceğinin sorulması üzerine ise Seçer, “Elbette ki devlette devamlılık esastır. Doğru projeler devam edecek ama Kanal İstanbul gibi rant projelerini de yapmamızı kimse beklemesin” diye konuştu.
Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Parti Meclisi Üyesi ve Mersin Milletvekili Adayı Emre Yılmaz ile birlikte Türk-Irak Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği’nin (TISİAD) ev sahipliğinde gerçekleştirilen toplantıda iş dünyası temsilcileri ile bir araya geldi.
Seçer: “Bu, Türkiye'nin demokrasi tarihinde alışık olmadığı bir sistem”
Başkan Vahap Seçer, toplantıda 14 Mayıs seçimlerinin Türkiye’nin alışık olmadığı bir sistemle gerçekleştirileceğini belirterek, “Bu, Türkiye'nin demokrasi tarihinde, hatta tek partili dönemde dahi alışık olmadığı bir sistem. Mustafa Kemal Atatürk ülkenin kurucusu, bir ulusal kurtuluş mücadelesi yaşanmış. O günün koşullarında, onun önderliğini yapmış bir lider dahi bu kadar önemli yetkileri üzerine almamış” dedi.
“Bu sistemle daha nereye kadar gidebiliriz?”
Bu yapının 15 Mayıs’ta da sandıktan çıkması durumunda Türkiye’de ‘dibin dibi’ olacağının altını çizen Başkan Seçer, “Bu sistemle daha nereye kadar gidebiliriz? Bu soruyu biri bana sorarsa derim ki; ‘dibin dibi olur.’ Şu anda dipteyiz” diye konuştu
“Bir belediye başkanı; ‘kurtarın bizi bunlardan’ dediği noktada bu ülke sıkıntıya girmiştir”
Hükümetin, yapmakla zorunlu olduğu hizmet alanları bulunduğunu da sözlerine ekleyen Başkan Seçer, “Bu ülkenin anayasal bir kurumunu zorda bırakmak için tuzaklar kuran bir yapı içerisinde ben belediye başkanlığı yapmak istemiyorum. Olay sadece ekonomik boyutlu olsa çok daha farklı konuşabiliriz. Hükümetin yapmakla zorunlu olduğu hizmetler vardır. Tarım ve sağlık hizmeti gibi. Bu da vatandaşın anayasal hakkıdır. Demokrasilerde olan budur. Fakat bir belediye başkanı veya bir siyasetçi; ‘kurtarın bizi bunlardan’ dediği noktada bu ülke sıkıntıya girmiştir” ifadelerini kullandı.
“Bu iş bitmiştir”
Halkla bir araya geldikleri zaman da artık bu işin bittiğini duyduklarını anlatan Başkan Seçer, “Buyurun sokağa çıkalım, bir alışveriş merkezine beraber gidelim. Bakalım kaç vatandaş; ‘Başkanım, bizi bunlardan kurtarın’ diye bağıracak? Farklı farklı siyasi partilerin hâkimiyeti olduğu yerlere gidelim. Örneğin ben birkaç gün daha çok milliyetçi ve muhafazakâr hassasiyeti olan bölgelerdeydim. Orada da gelen sesler bu. Bu iş bitmiştir. AK Partili için de bitmiştir, CHP’li için de bitmiştir. Ama 2 kurum için bitmemiştir. İnsanların milliyetçi ve manevi hassasiyetleri üzerinden oy devşirenler için bitmemiştir” dedi. Başkan Seçer, kutuplaştırma siyasetinin yapıldığını ve bundan çok rahatsız olduğunu da sözlerine ekledi.
Büyükşehirlerde elde ettikleri seçim başarısından söz eden Başkan Seçer, “Dikkat edin iş birliği sonucu elde edilen başarının aktörleri; bugün Türkiye’de halk tarafından en fazla karşılığı olan siyasiler. İstanbul, Ankara, Adana, Mersin, Antalya gibi. Bu 5 il ortalama Türkiye demek. Demek ki ortak bir tavır, ortak bir sinerji vatandaşa da sirayet ediyor. Onun da motivasyonunu yükseltiyor” dedi.
“Tüm kurumlarda adalet galebe çalacak”
Türkiye’nin hareket edemediğine dikkat çeken Başkan Seçer, 14 Mayıs’ta seçimleri Kemal Kılıçdaroğlu ve Millet İttifakı’nın kazanması halinde 15 Mayıs’ta Mersin’in bütün kurumlarında adaletin galebe çalacağını kaydetti. Seçer, “Kimse kimseye haksızlık yapmayacak. Rakip partiden bir belediye başkanı, benim gibi haksızlıkla karşı karşıya kalsa önce ben karşı dururum. ‘Ne yapıyorsunuz? Adam hizmet yapmak istiyor, siz engel oluyorsunuz’ diye bakanı ben ararım” şeklinde konuştu.
“Bir değişim ülke için çok gerekli”
Cumhur İttifakı siyasetçilerinin ‘Bu memleket bizim’ psikolojisi ile hareket ettiğini dile getiren Başkan Seçer, “Ben böyle bir şey görmedim. Enikonu bir seçime gidiyoruz. Bu savaş değil. Bir değişim ülke için çok gerekli. Hangi siyasi partiden olursak olalım ‘Bu seçim kendi partime katkı sunmak için bizim camiayı dinlendirelim’ demenizi öneririm. Tabi ki doğal olarak benim rengim belli. Benim rengim CHP, ben CHP’nin Belediye Başkanıyım. Sayın Kılıçdaroğlu için sizlerden belediye başkanınız olarak destek istiyorum” diye konuştu.
“Benim önceliğim ülkem, kentim, milletimdir”
Belediye başkanlarının partiler üstü bir konumu olduğunu söyleyen Seçer, “Ortak menfaatimiz Mersin. Belediye Başkanı partiler üstü bir insandır. Her şeyden önce ben öyle görürüm. Ben kimsenin partisine dünya görüşüne saygısızlık etmem. Benim önceliğim ülkem, kentim, milletimdir. Onlar adına endişelerimi dile getirdim. İnşallah 14 Mayıs’ta Türkiye'nin ve milletimizin kazandığı bir sonuçla sandıktan çıkarız ve Türkiye bir süre bizim bakış açımızla yönetilir” dedi.
Metro konusunda yaşadığı sıkıntılara değinen Başkan Seçer, bilinçli olarak projenin ilerlemesine engel olunduğunu ifade ederek, “Metro tamamen siyasi bir engelleme. Şimdi çıkıp ‘Çok yüksek maliyeti var. Onun için imzalamıyoruz’ diyorlarmış. O zaman Ulaştırma Bakanlığı niye onayladı? Cumhurbaşkanı neden yatırım programına aldı? Tamamen siyasi, bir kılıf uydurma, bir gerekçe ortaya koyma” diye belirtti.
“Devlette devamlılık esastır”
Millet İttifakı iktidara geldiğinde Mersin’de mevcut hükümetin sürdürdüğü projelerin devam edip etmeyeceğinin sorulması üzerine ise Seçer, “Elbette ki devlette devamlılık esastır. Doğru projeler devam edecek ama Kanal İstanbul gibi rant projelerini de yapmamızı kimse beklemesin” diye konuştu. Lobi faaliyetlerinin çok önemli olduğuna işaret eden Seçer, Mersin’de etkili bir lobi faaliyeti olmadığını ve bunu sağlamak gerektiğini belirtti.
Yılmaz: “Sorunlarınızı da çözümlerini de biliyoruz”
Mersin’in sorunlarını bildiklerini ve bu sorunları 14 Mayıs’tan sonra çözebilmek için destek istediğini belirten CHP Parti Meclisi Üyesi ve Mersin Milletvekili Adayı Emre Yılmaz, “Mersin’de başat problemlerden bir tanesi ana konteyner limanı. İstihdam problemini çözecek, sizlere ciddi anlamda destek olabilecek bir liman ama hala bitmedi. Çukurova Havalimanı var. Üç ayrı Vali üç defa açılışını yaptı. Bunlar bir türlü bitmeyen sorunlar. Bu sorunları hepiniz biliyorsunuz, ben de sizin kadar biliyorum. 14 Mayıs'tan sonra sizlerin bu sorunlarını çözebilecek bir kardeşiniz olduğumu düşünüyorum” diye konuştu.
Çelik: “Seçimi belirleyecek olan iş dünyası olacaktır”
TISİAD Başkanı Mehmet Salih Çelik, seçim öncesi iş dünyası ile siyasi partilerin bir araya gelmesinin son derece önemli olduğuna dikkat çekerek, “Türkiye tarihinin en kritik ve en önemli seçimine gireceğiz ve bu seçimde seçimi belirleyecek olan iş dünyası olacaktır. İş dünyasında yaşadığınız zorluklara birebir muhataplarını getirmek için şu ana kadar beş partinin birinci temsilcileri, muhataplarını derneğimiz vesilesiyle sizlerle buluşturduk. Sorunlarınızın hepsini biz de not alıyoruz” dedi.
Balkan: “Adil, demokratik ve hakkaniyetli bir seçim olmasını istiyoruz”
TISİAD Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Selahattin Balkan da seçimlerin önemine vurgu yaparak, “Adil, demokratik ve hakkaniyetli bir seçim olmasını istiyoruz. Mersinimiz çok değerli bir yerdir. Şu anda doyduğumuz yer Mersin. Seçimleri kim kazanırsa kazansın, bizim muhatabımız sizsiniz” dedi. (haber merkezi)
|